ŞAKİR TARIM
denizliagd@hotmail.com
Köseler’deki 14 Madencinin Hazin Öyküsü
23/05/2014 SOMA’DAKİ maden kazasının ilk günü AGD Temsilcimiz Gökhan Birhan kardeşimizi aradım. Geçmiş olsun dileklerimle ilçedeki durumu sordum. “Burası ana baba günü gibi, göz gözü görmüyor” deyince kardeşlerimizi tesellî etmek için fırsat kollamaya başladım. Geçtiğimiz Pazar günü bir eğitim programı için İzmir’in Bergama ilçesindeydim. Sunumumu sabah saatlerine koymuşlardı. Görevim bitince, İzmir’den gelen ekibimizle Kınık AGD Başkanı Abdurrahman Özalp Hocamın rehberliğinde Köseler köyüne gittik. Maden kazasında Kınık ilçesinden 56 kardeşimiz hayatını kaybetmişti. Bunlardan ikisi Kınık’ın merkezinden, diğerleri köylerindendi. Köseler 14, Elmalıdere 11 kişi ile en fazla can kaybı yaşanan köyler olmuştu. Abdurrahman Hocam, Köseler köyünde şehitler için toplu bir Mevlit Programı düzenlendiğini öğrenince ekibimizi buraya yönlendirdi. Köseler, Kınık’a 22 km. mesafede. Etrafı tepelerden oluşan Sülün Dağı’nın yamacına kurulmuş. Çam ağaçları ve çalılıklardan oluşan ormanlarla kaplı. Ekili arazi yok denilecek kadar az. Halkın temel geçim kaynağı hayvancılık. 120 hane ve 430 nüfustan oluşan köyde 70 maden işçisi var. Köy, Soma’daki madenin bulunduğu yere 70 km. uzaklıkta. Yolun yarısı dağlık ve virajlı. Kışın, inişlerde araçların kar ve yağmur yüzünden kayma riski yüksek. Patlamanın yaşandığı 13 Mayıs 2014 günü köyden servis aracıyla madene giden 14 işçinin tamamı kazada şehit düşmüş. Ancak cesetleri geri dönebilmiş köylerine. Bu durum, facianın acısını daha da artırmış. Hüzün, bir kâbus gibi çökmüş Köseler halkının içine. Geçim darlığı çeken Köseler madencileri mecbur oldukları için bu zor işte çalışıyorlar. Kimisi sigortalı olabilmek, kimisi çocuklarına öğrenim imkânı sağlayabilmek, kimisi de engelli çocuğunu tedavi ettirebilmek gibi sebeplerle. ÇETİN BİR İMTİHAN Köseler köyüne ulaştığımızda camide Mevlit okunmaya devam ediyordu. Programın organizatörü Mustafa Öztürk Hoca’ya, bizim de camide bulunduğumuzu haber vererek cemaati teselli edecek bir konuşma yapmamızı istemişler. Camideki konuşmamda özetle; “Köseler halkı olarak çetin bir imtihandan geçtiklerini; yangın, patlama ve göçükler sonucu hayatını kaybeden kardeşlerimizin durumlarının bütün ülkeyi yasa boğduğunu; her insana şehitliğin nasip olmayacağını; şehitlerin sevdiklerinden 70 kişiye şefaatçi olacağını; Allah Rasülü’nün (s.a.v) ‘Helâl rızık peşinde iken veya göçük altında kalarak ölenlerin şehit hükmünde olacağı’ müjdesini; sabrederek bu manevî kazanca ulaşmamız gerektiğini; dua edip İslâm’ı yaşamamız sonucu şehitlerimizin ruhlarının bizden hoşnut olacağını” anlatmaya çalıştım. Köseler halkının acılı, fakat vakûr; hüzünlü, fakat tevekkül ehli; fakir, fakat onurlu insanlardan oluştuğunu gördüm. Gerek camide, gerekse şehit evlerine yaptığımız taziye ziyaretlerinde, bu köyümüzde İslâmî bir hayatın yaşanmaya çalışıldığına şahit oldum. Meselâ; hanımlar ve genç kızların tamamı tesettürlü idi. Bu durum basına yansıyan resimlerde de açıkça görülüyor. Köseler, eğitime önem veren bir köy. Okumuş ve öğrenimi devam eden çok insan var. Meselâ, bu köyden İmam Hatip ve İlâhiyat mezunu 30 kadar insan yetişmiş. Bir o kadar da şu anda eğitimini sürdüren İmam Hatip ve İlâhiyat öğrencisi var. İzmir-Karabağlar ve Bergama’da; Manisa-Gördes ve Akhisar’da şehitlerin çoğunun çocukları İmam Hatip ve Hafızlık eğitimi görüyorlar. Yakın bir köyde görev yapan ve Beytullah isimli kardeşini şehit veren Nizamettin Çakır Hoca, kazadan sağ kurtulan Mehmet Ali Dinçer adlı bir arkadaşından naklen; “İşçilerimizden 142 kişinin patlama başladığı zaman oradaki çamurlu sudan abdest aldıklarını” anlattı. ÇOCUKLARI BİZE EMANET Köseler’de kaldığımız 5 saatlik süre içinde köyün ziyaretçi akınına uğradığını gördük. Üniversite temsilcileri, basın mensupları, araştırmacılar, görevli jandarmalar, sağlıkçılar, meraklı kişiler… Köy dışından 70-80 kadar insan. Bütün şehitlerin evine ziyaret etme fırsatı bulduk. 15 gün önce madendeki işini bırakmış olan Vedat Duruar kardeşimiz köyde gönüllü rehberliğimizi yaptı. Elîm faciada hayatını kaybeden kardeşlerimize Kur’an okuduk, dualar ettik. Köyü ziyaret eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e sağ kalan madenciler; “İki haftadır yerin altından sıcak kömür çıkıyordu” deyince, Sayın Bakan hayretini şöyle ifade etmiş: “Allah Allah! Bunları not alsanız ya! Sizin de yüzünüz yanıyor muydu?” Köseler Mahallesi Muhtarı Ali Toprak’ın öğrenim gören çocuklar adına Hükümet’ten bir talebi var: “Çocuklarımızın eğitimi yarıda kalmasın. Devlet şehitlerimizin çocuklarına el uzatsın!” Facia sırasında halk bazı olaylardan rahatsız olmuş: 1.si, çelişkili haberler; 2.si, elîm facia sebebiyle halkın içinin kor halinde yandığı bir yerde gövde gösterisi yapmaya tevessül edenlerin çıkması; 3.sü, az da olsa bazı basın mensuplarının acılı halkı haksız yere suçlayan sözleri. Köseler halkında Anadolu insanında var olan incelik ve hassasiyeti gördüm. Hep verici davranıyorlar. Acılarına rağmen misafirlerine ikram etmeye çalışıyorlar. Biz ziyaretimizi bitirip ayrılırken; “Buraya kadar geldiniz, hakkınızı helâl ediniz” demeyi ihmal etmiyorlar. Biz de “Keşke, şehitlerimiz bize haklarını helâl etseler; asıl biz onlara karşı görevimizi hakkıyla yapamadık” deme ihtiyacı hissediyoruz. Bu ârif ve fedakâr insanlarla neler yapılmaz ki… Aaah! Gücümüzü bir anlayabilsek! |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Mekkenin Fethi ve Secdedeki İzzet - 23/12/2015 |
Mekkenin Fethi ve Secdedeki İzzet |
Din eğitimi vazgeçilmez ihtiyaçtır - 25/09/2014 |
Din eğitimi vazgeçilmez ihtiyaçtır |
Mekkenin Fethi ve Secdedeki İzzet - 04/03/2014 |
Gençliğin mânevî sigortası: Anadolu Gençlik - 27/12/2013 |
Gençliğin mânevî sigortası: Anadolu Gençlik |
Türkçe ezan macerası - 21/11/2013 |
Türkçe ezan macerası |
Gurbette Müslüman olmak - 03/10/2013 |
Gurbette Müslüman olmak |
Kur’an ayında Kur’an’ı yaşamaya var mısınız? - 16/07/2013 |
Kur’an ayında Kur’an’ı yaşamaya var mısınız? |
Ayasofya ibadete açılsın! - 16/05/2013 |
Ayasofya ibadete açılsın! |
Günümüze Asr-ı Saadet modeli - 17/04/2013 |
Günümüze Asr-ı Saadet modeli |
Devamı |